LGBTIQ+ sesini kalkanlar arasında duyurabildi
Turgay Kılıç/yenikiraz.com LGBTIQ+ bireyleri, polis tarafından güç kullanılarak İzmir Baro binası içine itildi. Baro avukatlarının polise...
Turgay Kılıç/yenikiraz.com
LGBTIQ+ bireyleri, polis tarafından güç kullanılarak İzmir Baro binası içine itildi. Baro avukatlarının polise 'Baroya girme hakkınız yok' demesi üzerine baro önünde çevik kuvvet konuşlandırıldı. Öğrencilerin gözaltına alınmasını istemeyen baro yönetimi, basın açıklamasında ısrar etti.
Güvenlik çemberi içinde kürsüye gelen LGBTİQ+ bireyleri ve avukatlar basın açıklaması yaptı.
Basına görev zorluğu
İzmir Barosu önünde yapılan açıklama için hazır bekleyen basın ekibinin güvenlik çemberinin daralması nedeniyle görevlerini güçlükle yerine getirdi.
LGBTİQ+ temsilcileri yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
'Biz her sene olduğu gibi, bu sene de Onur Eylemini neşe ve dayanışmayla karşıladık. Ege Üniversitesi LGBTİQ+'lar olarak, 2. Ege Onur Pikniğimizi gerçekleştirmek istedik. Sofralarımızı birbirimizle ve hocalarımızla paylaşmak, oyunlar oynamak, şarkılar söylemek istedik. Bir süredir olduğu gibi, seçim sürecinde de iktidar neredeyse tüm politikasını LGBTİQ+'ları düşmanlaştırma üzerine kurdu.
Seçim sonucunun henüz kesinleşmediği bir zafer konuşmasında ilk iş biz LGBTİQ+ bireylerini hedef gösterme ve daha üst perdeden devam etmek oldu. Haziran ayıyla birlikte Onur Eylemi'nin başlamasıyla sebebiyle geçen yıl da Ege Üniversitesi kampüsünde öğrencileri olarak yaptığımız Onur Ayı'nın aynısını bu yıl da kampüsümüzde yapmak istedik.
Vatan Partisi'nin gençlik yapılanması olan TGB, TÜGVA, Yeniden Refah Partisi, Büyük Aile Platformu ve cihatçı faşist çeteler tarafından sosyal medya üzerinden açık bir şekilde saldırı uğrayacağımıza dair tehdit edildik. Bunun üzerine bizim ve pikniğimize gelebilecek herhangi saldırıya karşı Ege Üniversitesi bileşenlerini sorumluluk almaya davet ediyorum.
Bilimsel bir kurum olan, Türkiye'nin en büyük üniversitelerinden birisi olan Ege Üniversitesi, hukuk dışı olan bu hedef göstermelerle ilgili tek bir açıklama dahi yapmadı. Bizim güvenliğimizi sağlamak için de hiçbir önlem almadı. Ege Üniversitesi Rektörlüğü'nün pikniği yapmamıza izin vermeyeceğini öğrendik.
Biz piknikten önce kampüse girmeye çalışırken, arkadaşlarımızı durdurup, 'Nereye geldin?' diyen cihatçı faşist çeteleri bize saldırmaları için kampüs içerisinde soktu. Can güvenliğimizden endişelendiğimiz için, pikniğimizi erteleyip İzmir Barosu önünden özgür kürsüde yapmak istediğimiz açıklama da emniyet tarafından engellenmeye çalışıldı. İzmir Emniyeti, hl bizim basın açıklaması yapma hakkımızı elimizden almakla tehdit etmekte ve suç işlemektedir'.
'Bizi kriminalize edemezler'
'Daha geçen günlerde milletvekillerinin üç eşinin olduğu ortaya çıkan Yeniden Refah Partisi yöneticileri, çocuk istismarı faili olan ve istismarını aklayan TÜGVA ve korku ile nefret söylemiyle iktidarın bekçiliğini yapan TGB bizlere ahlak dersleri veremez. Var oluşlarımıza ve hayatlarımıza; sapkınlık, ABD propagandası diyerek kriminalize edemezler. Biz yaşamın her alanında vardık, varız, var olmaya devam edeceğiz'.
İzmir Barosu ise yaptığı açıklamasında şunları dile getirdi:
'İzmir Barosu olarak, hl yürürlükte olan Anayasa'ya göre; şiddet içermeyen her türlü düşüncenin, ifadenin özgürce ifade edileceği basın açıklamaları yasal iken; İzmir Emniyet Müdürlüğü tarafından bu hak ihlal edilmiştir. Arkadaşlarımız darp edilmiştir. Bütün bunlara karşı biz, ötekileştirilen, herkesin yanında durmaya devam edeceğiz. Bu günden sonra da bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Biat etmeyeceğiz, 'nefrete inat yaşasın hayat' demeye de devam edeceğiz'.
Basın açıklamaların yapılmasıyla emniyet güçleri alanı terk etti. LGBTİQ+ bireyleri ise güvenlik endişesiyle İzmir Barosu'nda sığındı.