Bozdağ Kestane Şekeri’ne ÖTO’dan coğrafi işaret
Ödemiş Ticaret Odası (ÖTO) Başkanı Rıfat Eriş, Bozdağ Kestane Şekeri için aldığı coğrafi işaret sürecini anlattı....
Ödemiş Ticaret Odası (ÖTO) Başkanı Rıfat Eriş, Bozdağ Kestane Şekeri için aldığı coğrafi işaret sürecini anlattı. Ödemiş Ticaret Odası Toplantı Salonu’nda gerçekleşen buluşmada konuşan Başkan Eriş, “Ödemiş, gerçekten çok önemli bir yer. Süt, patates, kestane, peynir, peynir çeşitleri, karpuz gibi birçok tarımsal ürünün üretildiği yetiştiği bir coğrafyadayız. Tabii ki burada bize düşen görev, bu ürünleri markalaştırarak, tescillendirerek üreticinin daha rahat satış yapabilmesi, daha iyi reklamını yapabilmesi için uygun ortamın sağlanması. Biz de bu konuda sürekli çalışmalar yapıyoruz.
‘Hangi ürünleri ne şekilde tescillendirirsek daha iyi kullanım olanakları sağlayabiliriz? Yetiştiricinin daha rahat ürün satması için nasıl olanaklar sunabiliriz?’ diye toplantılar düzenliyoruz ve çalışmalar yapıyoruz. O çalışmalardan biri olan kestane şekerinin coğrafi işareti, pandemi sürecinden önce alındı. Ödemiş Tulumu ve Ödemiş Tulum Loru’nun ardından şimdi de Bozdağ Kestane Şekeri’nin coğrafi işareti alınmış oldu. Hepimiz adına hayırlı uğurlu olmasını diliyorum” dedi.
“Özel müteşebbis olarak coğrafi işaret alan ilk firma bizdik”
Bozdağ İtimat Şekerleme Firması’nın sahibi Ender Özcan, “1994 senesinde bu sektöre girdiğimizde ilk hedefimiz, bölgemizde yetişen kestane şekerini ve ham maddesini koruma altına almaktı. Çok hızlı bir şekilde kestane ve kestane şekerinin coğrafi işaretini almak adına çalışmalar yaptık. Türkiye’de coğrafi tescili alınmış 77 ürün vardı ve özel müteşebbis olarak coğrafi işaret alan ilk firma bizdik. Coğrafi işareti genellikle ticaret odaları, borsaları ve belediyeler alır. Uzun uğraşların ardından 1999 yılında yaptığımız başvurunun sonucunu 2000 senesinde nihayete erdirdik ve kestane şekerinin coğrafi tescilini memleketimize kazandırdık.
Bugün hala ‘Baklava, Yunanistan’a mı Türkiye’ye mi ait?’ sorusu kafaları karıştırır. Biz de kestane şekerinde Fransızlara karşı çok büyük bir mücadele vererek yerel bir firma olarak bunu hem Türkiye’ye hem de bölgemize kazandırdık. Sonuç olarak şartların her yıl artması, denetimlerin sıkılaşmasıyla beraber bunu ÖTO’yla yürütmek istediğimize karar kıldık. ÖTO, bu konuda bize çok yardımcı oldu. Başkanımıza emekleri, çalışmaları için teşekkür ederim. Baklava Türkiye’ye ait olduğu gibi kestane de Türkiye’nin, bölgemizin markası olmuş oldu” ifadelerini kullandı.
“Yalnızca bu dağların Ödemiş’e bakan kısmında yetişiyor”
ÖTO Başkanı Eriş, “Ödemiş’te 15 bin ton kestane üretiliyor. Kiraz’da 1925 ton, Beydağ’da ise 1500 ton kestane üretilmekte. Ödemiş’te, Bozdağlarda ve diğer civar dağlarda çok fazla kestane üretimi var. Ham madde Ödemiş’te ancak imalat edildiği yerler farklı. Bu sebeple tescillendirme o bölgelerde olduğundan net rakamlara da ulaşmak çok mümkün olmuyor. Bölgemizdeki tescil edilen 18 bin 425 ton kestane üretiminin büyük bir kısmı bizde. Bu rakamlara göre baktığımızda Türkiye’de 75 bin 655 ton civarı bir kestane üretimi var. Üretimin yüzde 25’i bizde. Bu üretimin yüzde 25 görülmesinin ana nedeni de diğer bölgelerde tescillendirilmesi” diye konuştu.
Firma sahibi Özcan ise son olarak şu bilgileri aktardı: “Araştırmalara göre Türkiye kestanesinin yüzde 65’i, Ödemiş ve yaylalarında yetişiyor. Bölgemizde 27 cins kestane yetişiyor ve yalnızca üç cinsinden kestane şekeri yapılabiliyor. Kestane şekerinin kestanesinin de yüzde 85-90’ı bizim bölgemizde yetişmekte. Ödemiş deyince akla belki en çok patates geliyor ama en büyük gelir kaynağı, kestaneden elde ediliyor. Ödemiş, bu konuda gerçekten çok şanslı. Güney tarafımız Aydın Dağları, kuzeyimiz Bozdağlar, doğu tarafımızda Beydağlar. Çok ilginçtir, kestane yalnızca bu dağların Ödemiş’e bakan kısmında yetişiyor.”
Osman Toka
