Seminerden çekilmiş bir videoya denk geldim Z kuşağını eleştiriyor. “Zarfa isim yazmayı bilmiyor”, “Salça nasıl yapılır haberleri yok”, “Dışarıdaki dünyaya uyum sağlayamıyorlar” vs. uzayıp gidiyor liste ve yüzlerce insan alkışlıyor.
Bazı şeyleri görmek için müneccim olmaya da çok okumuş olmaya da gerek yok sanırım. Her neslin kendine özel yeteneklere doğduğu ve çağın getireceklerine ayak uyduracak donanıma sahip olduğu apaçık meydanda değil mi? Teknoloji çağında doğan çocuğa ısrarla yaşadığı ve hatırladığı nostalji yaşamı öğrenmesi için niçin diretir ki insan, niçin herkesi kendi kalıpları içinde görmek ister?
Yiyeceklerin organik olduğu dönemlerde ölüm yaşı daha erkendi misal, şimdi ise yiyecekler hormonlu ama yaşam süresi arttı. Demek ki her çağ kendini bir şekilde gerçekleştirme potansiyeline sahip. O çağa verilen materyallere takılmak yerine insanlığın gelişim aşamalarına takılmak daha mantıklı değil midir?
Bırakalım artık sürüden ayrılanı kurt kapar yalanlarını, kurt sürünün başında zaten bunu göremeyecek kadar algıları kapanmış bir toplum kendi gibi olması için diretir durur çevresini…
Şu Z kuşağını eleştiren insanlara katılmıyorum bu çocuklar rasyonel, onlardan illa önceki kuşaklar gibi daha duygusal ve itaatkar olmasını beklemek doğru değil. Eğer itaatkar olmaları gerekiyorsa onlar bunu hisseder ve o şekilde davranır zaten. Bana kalırsa kendi davranışımız sandığımız bir çok hareket içgüdüsel olarak genlerimize yüklenmiş durumda, bunun iyi ya da kötü olduğunu her beyin kendi içinde değerlendiriyor zaten…
Evet eleştirebiliriz ama önce kendimizi…