Birçok eser sanatçısından izler taşır; çünkü sanat bir aynadır. Toplumları ve kişileri yansıtır. Bu bakımdan yazar hayatlarının incelenmesinde eser tahlillerinin yeri önemlidir. Bizde yazar-eser ilişkisi incelemesinin öncüsü Mehmet Kaplandır. Olay yeri incelemelerinde suçlunun yaşadığı yerler, insanlarla ilişkileri, hatta yediği içtiği, gibi ayrıntılar bizi nasıl ki çözüme götürebiliyorsa eserden de yola çıkarak yazarı hakkında bazı çıkarımlarda (sanatın bir kurmaca olduğunu unutmama şartıyla) bulunabiliriz. Reşat Nuri, Halide Edip gibi, cumhuriyet dönemi yazarlarının birçoğunda Anadoluyu kalkındırma hayalini görürürüz. Ancak gerçekler, hayaller kadar kolay değildir. İstanbul gibi pekçok zenginliğin bulunduğu yerden kalkıp Anadolunun yoksul topraklarında mücadele etmeyi deneyip yarıyoldan dönen çok olmuştur. Bu yazarlar çareyi eserlerinde kurguladıkları ve kendilerine benzettikleri hayali kahramaları Anadoluya geçirmekte bulmuşlardır. Feride, Asiye ve diğerleri bu kahramanlardandır. Çalıkuşu romanı, Reşat Nuri Güntekin tarafından yazılan ve 1922 yılında yayımlanan bir romandır. Roman, genç bir öğretmen olan Feride’nin hayatını anlatır. Feride, İstanbul’da bir öğretmenlik görevi alır ve Anadolu’ya doğru yola çıkar. Burada, farklı bir köyde öğretmenlik yapmaya başlar. Feride, öğrencileriyle ve köy sakinleriyle güçlü bir bağ kurar. Ancak, Feride’nin hayatı, aşk ve duygusal zorluklarla karışık bir hal alır. Çocukluk arkadaşı olan Kamran Bey, Feride’ye aşık olur ve onunla evlenmek ister. Ancak, Feride, öğretmenlik kariyerine odaklanmak istediği için Kamran’ın teklifini reddeder.Roman, Feride’nin yaşadığı olaylarla birlikte onun duygusal ve entelektüel gelişimini de anlatır. Feride, zamanla daha güçlü bir kadın haline gelir ve kendi ayakları üzerinde durabilen bir birey olur. Memleketin aydınlanması uğruna kendi zevklerinden vazgeçme, fedakarlık üzerine kurgulanan romanlardan biridir Çalıkuşu. İdializm, cumhuriyet dönemi yazarlarının pekçoğunda vardır. Bu romanda olduğu gibi kadın güçlü ve zeki olmalıdır. Toplumun kendilerine biçtiği rolü reddetmeli, kendi istek ve hayallerini gerçekleştirmelidirler. Anadolu kadını Feride gibi eğitimli, aydın, cesur, kararlı olmalıdır. Halide Edip’in Rabia’sı, Selma’sı, Nuran’ı, Handan’ı … da hep benzer özellikleri olan kahramanlardır. Bu kadınlar da Halide Edip’ten izler taşır. Anadolunun aydınlanması için mücadele eden, cesur ve eğitimli kadınlardır. Yazarın amacı, Batılılaşma yolunda ideal kadın tipini resmektir.. Romanlarındaki kadın karakterler eğitimli, güçlü ve toplumdaki yerlerini kabul ettirmeye çalışan tiplerdir. Halide Edip bu kadınların gücünü göstermek için onlara kah savaşta kah toplumun eğitiminde roller verir. Ateşten Gömlek’in ana karakterlerden biri olan Selma, milli mücadeleye gönüllü olarak katılan ve cephede savaşan bir genç kızdır. Selma’nın sevgilisi olan Cemal, milli mücadeleye katılan bir subaydır ve savaşta görev alır. Selma, Cemal’in yokluğunda da mücadeleye destek olur ve gizli faaliyetlerde bulunur. Roman, Selma’nın milli mücadele için verdiği mücadeleyi, vatanseverlik duygusunu ve cesaretini anlatır. Selma, cephede savaşan erkeklerin yanında yer alarak, kadınların da aktif olarak mücadelede yer alabileceğini gösterir. Roman aynı zamanda işgal altındaki İstanbul’un atmosferini, halkın çektiği sıkıntıları ve direnişin nasıl organize edildiğini anlatır. Aşk, vatanseverlik ve kişisel özgürlük gibi temalar romanın merkezinde yer alır. Selma’nın Cemal’e olan sevgisi, milli mücadele için verdiği fedakarlık ve bağımsızlık mücadelesine olan inancı romanın temel unsurlarıdır. (yazı devam edecek)