Ruhi Ödev

Kaçkarlar, Dilber Düzü

Ruhi Ödev

Bu sabah da 5.30 da kalktık. Acele bir kahvaltı sonunda hemen yola çıktık. Bugünkü hedef Dilber düzü, Kaçkar Zirvesi yapacak dağcıların son kamp yeri… Yol yine aynı Dobe düzü yolu gibi bir patika, ama bugün yürüdüğümüz patika daha belirgin. Sanki daha çok kullanılıyor gibi. Sebebini birkaç km. içinde anlıyorum. Burası yaylaya otlamak için çıkarılan hayvanların yolu.

Bugün de sağımızda bir akarsu var ama hemen uzaklaşmaya başlıyoruz, yukarı  doğru yolumuz.  Sol tarafımız daha yüksek, buradan gelen kar sularını, küçük derecikleri atlayarak yolumuza devam ediyoruz. Yürüyüş zevkli, eğlenceli …  Yolun ilerisinde katırlar görüyoruz, rehberimiz Kaçkar Dağı zirvesine çıkacak olan dağcıların ağırlıklarını, sırt çantalarını taşıdıklarını söylüyor. Hiç olmazsa Dilber Düzü’ne kadar ağırlıkları böyle taşınıyor.

Bir baktım, önümüzdeki su artık küçük bir akarsu değil, üstünden atlayıp geçemeyiz. Bayağı genişçe bir dere. İlk aklıma gelen, buradan geri döneceğimiz oldu, sanırım yorgunluktan, buradan nasıl geçeceğimizi bir türlü çözemiyorum. Ta ki rehberimiz çıkarın ayakkabılarınızı diyene kadar. Ayakkabılarımı çıkardım, beklemeye gerek yok nasıl olsa geçilecek bu akarsu. Baktım dere bu tarafta az derin, karşı tarafta da derin, ortada sığ bir yer var. Atladım sığ yere doğru. İnanılmaz bir soğuk su, kar suyu. Bizim ayaklar da en az 2 saattir ayakkabının içine, sıcacık. Soğuk suya girer girmez ne yapacağımı şaşırdım, zıplamaya başladım. Aklıma hemen karşıya atlamak geldi, atlayıp karşı tarafa geçince buz gibi sudan kurtuldum. Baktım diğer arkadaşlar zıplama hareketime gülüyor. Suyu geçerken herkes aynı zıplama hareketini yaptı sonunda…  Bu sefer geçenler gülmeye başladı.

Suyu geçtikten sonra bir mola verdik. Baktım bu tarafta hiç otlayan hayvan yok. Tabii olmaz, akarsudan geçemediler sanırım. Oturduk çiçek dolu yeşilliğe. Kısa bir moladan sonra başladık yine tırmanmaya.

Tırmanıyoruz, bazı yerler çimenlik, bazı yerler kayalık, bazı yerler de moloz taş topluluğu geçtiğimiz yolun. Yorucu bir parkur. Yorucu da olsa çıkacağız bu Dilber Düzü’ne.  Sabah yola çıkarken kalınca giysi giymiştim, ne de olsa dağa çıkıyoruz. Arkadaşlar uyardı Ruhi abi daha ince bir şeyler giy diye, iyi ki gömleğimi değiştirmişim. Giydiğim ince gömlek bile kalın gelmeye başladı.

Zaman ilerledikçe daha yükseğe çıkıyoruz. Bir ara rehberimiz uyardı, çok konuşmayın, gülmeyin, enerjinizi boşa harcamayın diye. Ben yanıma su içmek için bir bardak almamıştım. Susadığımda, nasıl olsa küçük küçük sular geçiyoruz. Hepsi kar suyu ve temiz, ben de eğilip birer avuç içiyorum. Bir keresinde eğilip iki avuç içtim. Belimi doğrulttuğumda nefes almakta zorlandım. Rehber hemen grubu durdurdu, sırt çantamı bir kayaya dayayıp dinlenmemi bekledi. Gruba da, arkadaşlar 2.600 rakımdayız dikkatli olun dedi. Az nefes aldık, dinlendik de.
Yola devam, Dilber Düzü’ne vardık. Herkes iç çamaşırlarını değiştirdi. Çok yorulmuş ve terlemiştik.

Bu düzlük Kaçkar Dağı zirvesine çıkış yapacakların son mola yeri. Rakım 2.874 mt. Kaçkar zirvesine varmak için 6 km.lik bir yol daha gitmek gerekiyor. Zirve 3.932 mt.

Bir bir saat kadar burada dinleniyoruz, toplanıp geri dönüş başlıyor. Arkadaşlar geçtiğimiz dere ısınmıştır değil mi diye soruyorum. Herkes gülümsüyor. Çıkışımız 3 saat idi, inişimiz de 2,5 saat sürüyor. Pansiyona gelince duş almadan önce bir saat kadar ölü gibi yatıyorum. Duşu bile dinlendikten sonra alıyorum. Sonra da akşam yemeğine iniyoruz. Yemek sonrası fazla sohbet edemiyoruz, herkes odasına  yatmaya gidiyor …

Yazarın Diğer Yazıları