Yenikiraz.com yazarı Turgay Kılıç’ın haberine göre, İzmir Kadın Platformu, Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde 18.30 sıralarında bir araya gelerek ÇEDES’ projesine karşı açıklama yaptı.
Cemaatte gerçekleştirilen evlilik üzerine tepkilerini dile getiren kadınlar, H.K.G.’ olayını şöyle açıkladı:
“İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel 6 yaşındaki kız çocuğu H.K.G’yi Kadir İstekli ile evlendirdi. 2012 yılında “sahte kemik yaşı raporu” veren üç doktorun olduğu davada tek tutuklu olan Mehmet Emin Marankoz tahliye edildi. Son 5 yılda cemaat ve tarikatlara bağlı kayıtlı yurt sayısı yüzde 93 artarken kayıtsız binlerce yurt faaliyetlerini sürdürüyor.”
‘Failler cesaretlendiriliyor’
Kadınlar, faillerin işlediği suçtan cezasız kaldıklarına işaret ederek, “Cemaat ve tarikatlarda cinsel istismar ve şüpheli ölümler her geçen gün artarken devlet, yargı eliyle istismarı aklıyor. Yaşanan cinsel istismar evlilik yoluyla örtbas edilmeye çalışılıyor. Kamu görevlisi olan asker, polis ve korucuların cinsel istismar suçlarına uygulanan cezasızlık politikası ile failler cesaretlendiriyor. Mardin’de genç bir kadına sistematik olarak cinsel saldırıda bulunan korucu Yakup’un 7 kadına cinsel saldırıda bulunduğu ortaya çıkmış olsa da “örgüte katılacaktı” savunması adli kontrol şartı ile serbest bırakılmasını sağladı” dedi.
‘Görevini yerine getiremeyenler suçların failidir’
Kadın Platformu İzmir üyeleri, basın açıklamasında şunları aktardı:
“Hakkari’de 11 yaşındaki Esra’ya cinsel istismarda bulunan 3 kişinin avukatlığını AKP il başkanı yaptı. HTS kayıtlarına, adli tıp raporlarına rağmen failler “somut delil” yok denilerek serbest bırakıldı. Sanıkların serbest bırakılmasının ardından Esra, hayatına son verdi. Sadece suçun birinci dereceden failleri değil, görevini yerine getirmeyen tüm kamu görevlileri bu suçların failidir.”
‘AKP Gericilikle kuşatmaya çalışıyor’
“Faillerimizi tanıyoruz, erkek-devlet şiddetine karşı yan yanayız! AKP, 21 yıldır kadınların, çocukların hayatını gericilik ile kuşatmaya çalışıyor. Seçim döneminde gerici ittifak kadınları ve çocukları şiddete karşı koruyan 6284’ü seçim pazarlığı haline dönüştürdü. 4+4+4 eğitim sistemi ile “dindar ve kindar” bir nesil yetiştirmek için eğitim sistemi yeniden şekillendirildi. Zorunlu olan din dersi sayısını 2 saate çıkarıldı, seçmeli derslerle din dersi sayısı arttırıldı.”
‘842 okula imam atandı’
“Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı arasından ‘Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)’ adı altında çocukların hayatını etkileyecek bir protokol imzalandı. Kamuoyunda ÇEDES olarak bilinen bu protokol ile eşitlik ilkesine aykırı, laik-bilimsel-karma eğitim düşmanı bu protokolde ise İzmir pilot il seçildi. Bu protokolle birlikte İzmir’de 842 okula manevi danışman adı altında imam, din görevlisi ve müezzin atandı.”
‘Kız okullarını açtırmayacağız’
“MEB verilerine göre okula gitmeyen 1.5 milyon kız çocuğunu okula erişimini sağlayacağını bahane edilerek kız okulları gündeme getirildi. Kamusal alanı cinsiyetçi, gerici, kadın-çocuk- LGBTİ+ düşmanı olarak yeniden inşa etmeye çalışan AKP ve onun gerici ittifakına karşı eşit, laik, bilimsel, karma eğitimi savunacak, Ensar-Tüvga ile yapılan protokolleri iptal ettirecek, ÇEDES’i durduracak, kız okullarını açtırmayacağız. Çocukların geleceğini cemaat ve tarikatlara teslim etmeyeceğiz.”
‘Karma eğitime sahip çıkacağız’
“Artan yoksulluk, cezasızlık politikaları ile şiddet hayatımızın her alanında artmaya devam ediyor. Anayasa değişikliği, nafaka hakkımıza saldırı, 6284’ün kaldırılmaya çalışılması, LGBTİ+ düşmanlığının RTÜK aracılığı ile kamu spotu olarak sunulmasına karşı buradayız. Eşit, özgür, laik bir yaşam için; birbirimizden ve haklarımızdan vazgeçmeyecek, çocukları karanlığa teslim etmeyeceğiz. Gericiliğe karşı laik, bilimsel, karma eğitime sahip çıkacağız.
-MEB ve Diyanet arasında imzalanan ÇEDES protokolü iptal edilsin.
– Cemaat ve tarikatlar kapatılsın.
– TÜVGA, Ensar gibi kurumlarla imzalanan protokoller iptal edilsin.
– Her çocuğa en az bir öğün parasız yemek verilsin.
– Kırtasiye masrafları MEB tarafından karşılansın.
– Zorunlu din dersi uygulamasına son verilsin.”
Yorumlar kapalı.