Tarım makinelerinden mahsul üretimine: Üretmeden duramıyorum

Tarım Makineleri Üretiminden emekli Rahman Tokdemir, üretmeden duramadığından kendini 10 dönümlük toprağına ve 10 dönümlük bağına attı. İki çocuğunu çalıştığı dönemde okutan 59 yaşındaki Tokdemir, “Ben bıraktığım anda tarlalarım satılır gider. Kimse bakmaz” dedi.

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yenikiraz.com yazarından Turgay Kılıç’ın haberine göre; Ürünlerini kendi elleriyle ekip kendi emeğiyle toplayan Tokdemir, “Buradaki tüm ürünler bana aittir. Zeytin, zeytin yaprağı, salamura, nar ekşisi ve el ürünü hanımların yaptığı tarhana çorbası var. Tarhana ve ıhlamuru da bitirdim” dedi. Severek yaptığı pazarcılığı ve el emeğiyle ürettiği ürünleri pazara getirerek emekliliğin de verdiği zorluğu atlatmaya çalışıyor. Yoldaşı beyaz Toros’una binip Pazar Pazar dolaşan Tokdemir, Mersinli Mahallesi pazarında karşılıyor bizi.

Üretici ve tüketici arasındaki yol

Rahman Tokdemir

Üretici ve nihai tüketicinin arasındaki dengenin ekonomik alımlarındaki krize açıklık getiren Tokdemir, “En büyük sebebi maliyettir. Tarlada üretiyorum bu ürünleri. Ve mahsullerimin ilaçlanması, sürülmesi, işçiliğinde de etkisi var. Bunların çoğu da mazota kimyevi maddelere etki ediyor. Bu iki yıl içerisinde yüzde 300 artış gösterdi. Ama biz mahsullerimizde yüzde 300 zam yapamıyoruz. Geçen yıl zeytin yağını 70 lira veriyordum, peynir de 70 liraydı. Bugün ise 200 liranın altında peynir yok ve ben 250 liraya zor getiriyorum. Ve 200 lira demeye çok utanıyorum. Büyük marketlerde ise peynirin fiyatı 200 lirayı aştı” dedi.

Kazanca kredi kartı engeli

Emekli tarım emekçisi Tokdemir, kredi kartıyla alışveriş imkânını sağlayamadığı için müşteriyle alışverişi artmadığına işaret ederek müşterinin kilosu 60 lira olan zeytini almak yerine kredi kartının geçtiği yerlere gidip aynı zeytini 80 liraya aldığını belirtti. Küçük bir işletme olarak kredi kartı ve pos cihazı geçişine başlayamadığını aktaran Tokdemir, “Benim tek sıkıntım kredi kartıyla alışveriş yapamadığımdandır. Market ve diğer Pazar yerlerinde kredi kartı geçtiği için müşteri benden kaçıyor. Kredi kartı ile alışveriş yaptığımı söylesem alırlardı. O pos cihazını bana vermezler. Yüksek maliyet kazanan biri değilim. Müşteri market ürünleri kredi kartıyla alıyor, bende ucuz olmasına rağmen sırf nakit veremediğinden 50 metrelik pazara girmiyor, onca yolu yürüyüp markete gidiyor ve kredi kartıyla alışveriş yapıyor” dedi.

Toprağına bakacak kimse yok

Tarım makineleri üretiminden emekli olduğunu belirten Tokdemir, “30 yıl çalıştım ve emekli oldum. Biz tarlaları miras üzerine 40 yaşından sonra devraldık. Emekli olmama rağmen tarım işlerine devam ediyorum” dedi.

Tarımın bitme noktasında kendisinden sonra gelecek neslin tarıma devam etmek istemediğini ve toprakların sahipsiz kalacağını anlatan Tokdemir, “Şu acı bir gerçek ki. Benden sonra tarıma devam edecek yok. Çocuklarım var ama hiçbiri ilgilenmiyor. Bu bakınca da belli oluyor. Söylememe gerek bile yok. Satar geçerler tarlaları” dedi.

Çalışarak bastona savaş açtı

30 ve 24 yaşlarındaki iki çocuğunu çalıştığı dönemlerde okutan emekli Tokdemir, “Ben de tarlaları satıp

 iki daire alabilir sonra yan gelip yatabilirdim. Ama üretmeden duramıyorum. 30 yıl boyunca tarım makinaları üretimi yaptım. 30 yılımı bitirdikten sonra da 14 yıldır tarımda, toprakta üretim yapmaya devam ediyorum. Bu işleri bıraksaydım şu anda bastonla dolaşıyordum. Bu hareketlilik beni ayakta tutuyor” dedi.

Haber Merkezi

Tarım makinelerinden mahsul üretimine: Üretmeden duramıyorum

Yorumlar kapalı.